Karavancılık hakkında bilmeniz gerekenler
Önceleri çoğunlukla emeklilerin hayali olarak akıllarda yer eden karavancılık şimdi Pandemi sonrası hızlı bir yükselişe geçti.
Artık pek çok insan özgürlük duygusunun ve keşif heyecanının tadını karavanlarıyla beraber yeniden hissetmeye başladı.
Özellikle şehir hayatında kendini hapsolmuş hissedenlerin büyük ilgi gösterdiği karavanlar, büyük şehirlerin sağladığı konfor ve iş imkanlarından vazgeçemeyen ama bulduğu fırsatlarda büyük şehirlerden kaçarak doğada huzur arayan insanların ilk tercihi oluyor.
Biz de karavancılık hakkında bilmeniz gereken önemli detayları bir araya topladık. İşte sizler için karavancılık ve bilinmesi gerekenler:
1. Karavan çeşitleri
Bugün, farklı teknolojilere ve formlara sahip çok farklı karavan çeşitleri bulunmasına rağmen karavanlar temelde ikiye ayrılır.
Moto-karavan ve çekme karavan…
Moto karavanlar, motorlu bir taşıtın gövdesi içine inşa edilen, genellikle bir kamyon veya minibüs hatta otobüs formunda bulunan, bu şekilde trafiğe tescil edilen karavanlardır.
Çekme karavanlar ise, kendi motoru bulunmayan ve başka bir aracın arkasına bağlanarak hareket ettirilen karavanlardır.
Şehirdeki iş yoğunluğunun ardından doğaya kaçmak isteyen pek çok insan için çekme karavanlar son yıllarda büyük bir ilgi konusu olmaya başladı.
Bu karavanlar sayesinde, şehir içinde ulaşım ihtiyacı için kullanılan araçlara hafta sonunda çekme karavanları bağlamak mümkün oluyor ve iki gün boyunca yakın bölgelerde doğanın tadını çıkarıp hafta başında yeniden işe dönüp aynı araçla şehir içi trafiğinde rahatça hareket edilebiliyor.
2. Çekme karavanlar için ruhsat gerekli mi?
Moto kravanlar temelde motorlu bir ulaşım aracı olduğu için, tüm diğer kamyonlar, minibüsler, otobüsler veya otomobiller gibi, ruhsata ve muayene işlemlerine tabidir.
Çekme karavanlar ise 750 kg ağırlığa kadar ruhsattan muaftır.
Bu kolaylık nedeniyle pek çok karavan üreticisi, 750 kg sınırında çok konforlu ve kullanışlı karavanlar üretmeye başladılar.
Bunlar farklı formlarda ve boyutlarda olabiliyor ancak temel özellikleri 750 kg’ın altında ağırlığa sahip olmaları.
750 kg üstündeki çekme karavanlar da yine çok konforlu ve geniş kullanım alanıyla karavancıların tercihi oluyor.
Bu karavanlar için ruhsat almak gerekiyor ancak bu ruhsat işlemi, çok zorlayıcı bir süreç değil.
3. Karavanda su ihtiyacı
Karavancılıkta en büyük sorunlardan biri temizlik ve hijyen ihtiyacı olacaktır.
Karavanlar, genellikle fabrika çıkışında 100-200 litre arasında su depolarıyla gelirler.
Karavanda bir kişinin bir günlük su tüketim ihtiyacı genel olarak 25 litre olarak hesaplanır.
Yani 100 litrelik depoyla 1 kişi, 4 gün şehirden uzak yaşayabilir ya da 2 kişi 2 gün boyunca karavanda rahat edebilir.
Ancak dilerseniz, bu süreleri uzatmak için, portatif, katlanabilir, kumaş su depoları kullanarak yanınızda daha fazla su taşıyabilirsiniz.
100-200 litrelik kumaş su depoları, içinde su olmadığında katlanıp aracınızın bagajında saklanabilecek kadar pratiktir.
Şehirden yola çıkmadan önce yedek su depolarınızı doldurup karavan içinde veya aracınızın bagajında taşımanız kamp boyunca konforunuzu artıracaktır.
4. Karavanda elektrik ihtiyacı
Doğaya kaçmış olabilirsiniz ama karavanınız yine de elektriğe ihtiyaç duyacaktır.
Karavanın aydınlatması, müzik ve eğlence sistemlerinizin çalışması, eğer dijital dünyadan kopmak istemiyorsanız bilgisayarınız ve telefonunuz için şarj ihtiyacı derken, karavanda da elektrik gereksinimi olacaktır.
Bunun için aracınızın motorunu çalıştırarak, yani benzin veya dizel yakarak, karavandaki aküleri doldurabileceğiniz gibi, karavanınızın üstüne yerleştireceğiniz güneş enerjisi panelleriyle veya portatif rüzgar tribünleriyle de aküleri doldurmak mümkün olabilir.
Gezinizin zamanına, güneşin ve rüzgarın durumuna göre bu sistemleri karavanınıza yerleştirmek veya tamamen yakıta dayalı elektrik üretmek ise bir tercih meselesi…
Size kalmış…
